MakalelerYazılar

Yalancı İmam

Ben bir göçmenim.

Bizimkiler kurtuluş savaşı yıllarında gelmişler Türkiye’ye. Henüz yeni kurulmuş devlette tabi zormuş yaşamak. Babam Türkiye’de doğmuş, Annem de. Babamın annesi hiç Türkçe konuşmamış. Çok zorluk çekmiş bizimkiler. Yokluk , fakirlik, açlık……..

Sakarya nehrinden kum çekerlermiş yaşamak için o zamanlar.

Sonra babam hayatını değiştiren adamla tanışmış. Asker hafız derler. Bilgiliymiş , öğretmeyi severmiş. Dindarmış. Gerçekten dinine bağlı , çevresine faydalı bir din adamı anlayacağınız. Şimdi kalmadı onlardan. Hesapsız , kurgusuz , içten. Allah Nur içinde yatırsın. Asker hafız başlamış babama din dersine , Kuran öğretmeye , namaza dedim ya zor zamanlar ekmek almaya para yok, çalışmak lazım babam işten kaçar Asker hafıza gidermiş. Bakmışlar böyle olmayacak. Gel demiş seni İstanbul’a götüreyim. Kal orada yatılı Kuran öğren dinini öğren böyle açlıkla ne olacak. Hem okumuş olursun. O zaman yok tabi şimdiki gibi okuma imkanı.

Sözün kısası kalkmış henüz 14 yaşında, üstelik babasına rağmen tutmuş İstanbul’un yolunu. Fatih’te Hacı Hasan Camisinde , Gönenli Mehmet efendinin (babam hala her namazda onun için dua ettiğini söyler. Gönenli Mehmet efendi çok özel biriymiş. Nur içinde yatsın) yanına yerleştirmiş Asker hafız babamı. Yıl 1943 yani babam 1929 lu. Orada kalmış hafız olmuş. Kaç sene mi ? Bilmem……

 

Babam 1976 yılında ilkokul diploması aldı. Hayatında aldığı ilk arabası 1966 model bir Volkswagen (böcek yani). Benim yaşımda. Okuma yazması vardı ama hiç diploma lazım olmamıştı ona , ehliyet lazım olana dek. Diploması yoktu ama Kuran’ı ezbere bilirdi. Allah sağlıklı ömür versin hala ezbere bazı kısımlarını okur.

Niye mi yazdım bütün bunları. Allahtan babam yaşıyor da şahidim canlı diye…

Genç Türkiye cumhuriyetinde dinini öğrenmek isteyen bir gencin güzel hikayesidir bu aslında. Ben güzel yazamasam da. Yani kimse tutup babama yasak dememiş Kuran öğrenmek , camiye gitmek. Ezan okumak ve hatta bütün bunları yapmak için camide yatılı kalmak.

Yeni diyanet işleri başkanı çıkmış konuşmuş. Rahmetli babası gizli gizli Kuran öğrenirmiş , yasakmış. Taşın altına saklarlarmış falan , filan.

Kısaca dolaylı olarak diyor ki ; yeni Türkiye cumhuriyetinde din öğrenmek , Kuran okumak yasaktı. Bunu o zaman Cumhuriyeti kuranlar ve yönetenler yaptı. Ben de diyorum ki benim sevgili babam bütün bunları başka bir ülkede mi yaptı…

 

Yalancıdan imam olmaz ,

Yalancıdan din adamı da olmaz.

Yalancıdan diyanet işleri başkanı hiç olmaz.

Hele böyle yalanlarla insanlara fitne aşılamaya çalışandan dindar da olmaz.

Çetin Zor

Önerilenler
ŞiirlerYazılar

RESİM Erkan Nazlı

Yeni bir resme başlamak, Yeni bir insanı tanımak gibidir. Tuvalde soru işaretleri. Renkler…
Devamı
ŞiirlerYazılar

KALAMIŞ Erkan Nazlı

Bir gün Kalamış’taBira içelim.İnsanları seyredip,yaşamadıkları öykülerini…
Devamı
ŞiirlerYazılar

BİR DELİ AĞAÇ Erkan Nazlı

Soğuk ve ıslak hayallerindeBir kış akşamının,Yitirdiklerinin özlemi sol…
Devamı
Bülten
Güncel haberleri takip edebilmek için kaydolun.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir